Sayfalar

1 Ekim 2011 Cumartesi

Adaptasyon...

3 çocuk annesiyim. İkisinin biyolojik, sonuncusunun da sonradan olma annesi... İki yazdır, iki aylığına ikinci adreslere (öz anne ve öz babaları) gidiyorlar. Döndüklerinde sanki iki ay önce giden çocuklar değil de bambaşka çocuklarmış gibi geri geliyorlar. En bütük olanı 16 yaşında, o değişmiyor tabiki benim yanımda, ya da gelip gittiği zamanlarda. O artık biliyor neyi nerede ne zaman yapması gerektiğini. Ama diğer ikisine sürekli hatırlatma, sürekli dürteleme gibi eylemler gerekiyor.
  • Dişlerini fırçaladın mı?
  • Yatağını topladın mı?
  • Okul kıyafetlerini düzgün astın mı?
  • Ödevini yaptın mı?
  • Neden tabağını kaldırmıyorsun?
  • Kaç tane su bardağı olmuş burada böyle?
Bunları çoğaltabilirim, ama sanırım anne olan herkes ne demek istediğimi zaten anladı. Acaba uzun süre kendi ortamlarından ayrıldıkları için, resetliyorlar mı kendilerini? Gitmeden önce ufaklıklardan back-up alsam da geldiklerinden format atıp tüm bunları geri mi yüklesem?

Geri döndükleri zaman onlar gibi ben de uyum sağlayamıyorum, onlarla birlikte yaşamaya. İki kişilik yemek yaparken birden 5 kişilik yemek yapmak, 2 kişinin ütüsünü yaparken 5 kişinin ütüsünü yapmak, evi hatfada 1 kere temizlerken, iki kere temizlemek ağır geliyor. Tüm bu temponun içinde, eşime de laf anlatmak zor oluyor elbet.

  • Neden bu kadar sinirlisin? (Sanki hep sinirliymişim gibi)
  • Neden bu kadar bağırıyorsun? (Sanki hep bağıran biriymişim gibi)
  • Neden yemek yok? (Sanki her gün yumurta kırılıyormuş gibi)
  • Gömleğim neden ütülenmemiş? (Sanki zaten normalde de ütüden nefret ettiğimi bilmezmiş gibi)
  • Neden sürekli yorgunsun? (Eh be kocacığım, etrafına bir baksan)
  • Neden hep başın ağrıyor? (Benim migrenim var, stresden azıyor bilmiyor musun?)
  • Yüzün hiç mi gülmez senin? (Bütün bu işlerin arasında gülebilecek bir şeyler bulamadığım için kusura bakma)
  • Problem nedir? (Aaaa problem mi, problem yok, sadece çocukların matematik problemleri var, çözülmesi lazım)
Gibi soruların altında eziliyorum. Evde oturana bir kadın olsam, o zaman problem olmayacak belki de... Ama hem çalış hem eve gel bu sorunlarla yüzleş ağır geliyor. Üstelik sağolsun eşim bana her konuda yardımcıdır, elinden geldiğince her şeye yetişmeğe çalışır. Böyle biri olmasına rağmen yoruluyorum. Sonuç itibariyle üstüne düşeni yapar, hem de fazlasını ama geçer koltuğua oturur ve tv izler. İşte ben bunu yapamıyorum, gün sonunda sürünerek anca yatağa atabailiyorum kendimi.

Bu sefer altından kalktım, ama 10 günümü aldı adapte olmam. Sonuç; artık sarışın ve kısa saçlıyım... :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder